14 Eylül 2009 Pazartesi

Striptiz

İnsan kendini pek çok farklı şekilde hayal edebiliyor. Ama her an da yapamıyor bunu. Süregelen bir rutine alıştırırsanız kendinizi, rutin dışını düşünmek güçleşiyor. Misal ofise gidip gelmeye adamışsınız kendinizi, aşırı seksi bir şekilde bir ortama girerken hayal edemiyorsunuz ki kendinizi. Birkere topuklu ayakkabı lazım, of tüm gün ofiste olucam olmazki topuklu. Ha birde güzel saçlar lazım, yani ofis çıkışında eve dönüp yıkanmam lazım. Üşenirim. gibi düşüncelere kayıyor akıl. ki zaten sizi çağıran da yokki ofis çıkışında bir yere. E cumartesi gidelim? a-a olur mu ben cumartesi de çalışıyorum...
eh otur ozaman evde sen...

hani hayaldi bu sadece?

Uzun süre sonra kendimi True Blood soundtrack'ini dinlerken elimde votka limonumla salınırken hayal edebiliyorum, hem de ofiste olmama rağmen... Kelimelerim de daha cesur çıkıyor. Gözlerimin de daha cesur olması, dilimin çözülmesi için ne yapmam lazım?

Ben döneyimde şu projeyi çizeyim. Beynimin bir köşesindeki kırmızı rujlu yansımamda işveli bir şekilde içkisinden yudumlasın, gülümsesin bana.

Hiç yorum yok: