16 Eylül 2009 Çarşamba

Crayon Rocks: Boya Taşları

Çocukluğumuzun Crayon'undan boyama taşları...

güzel blog ve kaynak: Süt Kutusu

14 Eylül 2009 Pazartesi

Palamut


Stajyer olmak da zor iş. Bizim ofis büyükçe bir ofis sayılır. Yaz sonu olduğundan sadece 1 tane de stajyerimiz var an itibariyle. Geçenlerde stajyer arkadaşımızın canı soda çekmiş ve mutfağa inmiş. Ancak açacağı bulamamış. Toplantı salonundan çıkan bir misafirle karşılaşmış ve "pardon açacak nerde acaba?" diye sormuş. Adam da şaşırmış ve " sen burda çalışmıyor musun, bilmiyor musun açacağın yerini?" demiş. Kız saf saf "yoo ben stajyerim" demiş. Toplantıya geri dönen misafir patrona şakayla karışık şikayette bulunmuş "çalışanlarınız bana açacak soruyor" diye.
Fıkra gibi oldu olay ancak 2 gün sonra çevirme kapak soda alınana kadar kızcağız soda içmedi. Bize de sordu yerini anlattık ama bulamamış.

Komik stajyer olayları, stajyer ben olmadığımda daha komikmiş gerçekten :)

Imaginary Suburban Landscapes

source

"Drawn freehand directly on a computer and printed on a high-end inkjet printer, my works do not contain photographs or scanned material.

The subjects of my recent work may be interpreted as models for planned communities as much as aerial views of fictional suburbs, referencing the computer as a tool for the urban planning as well as the image capture. Investigating the relation between design and actual lived experience, the works subvert the apparent rationality of urban design, exposing conflicts that lie beneath the surface. these digital drawings are a comment on the fears as well as the dreams of suburban culture."

Ross Racine


Striptiz

İnsan kendini pek çok farklı şekilde hayal edebiliyor. Ama her an da yapamıyor bunu. Süregelen bir rutine alıştırırsanız kendinizi, rutin dışını düşünmek güçleşiyor. Misal ofise gidip gelmeye adamışsınız kendinizi, aşırı seksi bir şekilde bir ortama girerken hayal edemiyorsunuz ki kendinizi. Birkere topuklu ayakkabı lazım, of tüm gün ofiste olucam olmazki topuklu. Ha birde güzel saçlar lazım, yani ofis çıkışında eve dönüp yıkanmam lazım. Üşenirim. gibi düşüncelere kayıyor akıl. ki zaten sizi çağıran da yokki ofis çıkışında bir yere. E cumartesi gidelim? a-a olur mu ben cumartesi de çalışıyorum...
eh otur ozaman evde sen...

hani hayaldi bu sadece?

Uzun süre sonra kendimi True Blood soundtrack'ini dinlerken elimde votka limonumla salınırken hayal edebiliyorum, hem de ofiste olmama rağmen... Kelimelerim de daha cesur çıkıyor. Gözlerimin de daha cesur olması, dilimin çözülmesi için ne yapmam lazım?

Ben döneyimde şu projeyi çizeyim. Beynimin bir köşesindeki kırmızı rujlu yansımamda işveli bir şekilde içkisinden yudumlasın, gülümsesin bana.